Hepsi ayrı ilgi ve hüner gerektiren müzik, resim, beden eğitimi dersleri ilkokullarda sınıf öğretmenlerinin sırtına yüklenmiş durumda…
Çocukların güzel sanatlar ve spora ilişkin yeteneklerini köreltmekte üstümüze yok.
Eğitim fakültesinden çıkan yahut farklı bir fakülte bitirip de pedagojik formasyon formülü ile kapağı öğretmenlik mesleğine atan vatandaşımızın aynı zamanda resim, müzik, spor branşlarında da yetkin olduğu ön kabulü üzerine kurulu ilkokul sistemimiz anlaşılan…
Ya da bu üç dalın öğrencinin geleceğinde pek para etmeyeceği üzerine.
Çocukların bu üç daldaki yeteneklerinin gerek zihinsel gerekse bedensel olarak hangi yaşlarda geliştiği yahut köreldiği günümüzde sır olmasa gerek…
Ortaokul aşamasında bu üç dal için branş öğretmeni atamanın, tren kaçtıktan sonra ne derece anlamı var?
Üstelik devir eski devir değil, 30-40 sene evvel mandolin, akordeon, flüt çalamayan ilkokul öğretmeni yok gibiydi adeta, akordeonu kendi yapar, her sınıftan dışarı envai çocuk şarkıları yükselirdi…
Şimdilerde en azından bir müzik aleti çalabilen ilkokul öğretmeni oranı nedir acaba?
Nur içinde yatsın ilkokul öğretmenim Mustafa Kuş…
Devletimizin mütevazı Cumhuriyet İlkokulu’nda; kanon yaptırırdı.
Resim ayrı dava…
Her ilkokul öğretmeninden resim derslerini dolu dolu geçirmesini, öğrencilerinde filizlenmeye başlayan resim yeteneğini fark etmesini ve boylandırmasını beklemek ne derece hakkaniyet içeriyor?
Beden eğitimi…
“Sağa dön, sola dön.”
İlkokullarımızda bu 3 dersin genel anlamda “boş” geçtiği gerçeğini kabul mü edelim?…
Yoksa görmezden gelmeyi sürdürelim mi?
Folklor, folklor, folklor…
İyi de, nereye kadar?
Avrupa’da nasıl ilkokul eğitimi misal?
Toptancı bir anlayışla tüm branşlar, sınıf öğretmeninin sırtına yıkılmamış olsa gerek.
Bazı ilkokulların “branş” sıkıntısını aşmak için HEM’lerden (Halk Eğitim Merkezi) destek istediği, burada da kimi kurslar için illa “10 yaş” sınırının olduğu kaydediliyor…
Bazı branşlarda 10 yaşından sonra hayrını gör.
Müzik, resim, spor…
İlkokullarda “dersten” sayılmıyor.
İşin ilginci kimsenin de dikkatini çekmiyor mu ne?
Eğitim camiasını oluşturan kamu ve sivil kesimler bu konu üzerinde ne düşünüyor acaba?
Çocukların yeteneklerini daha ilk dakikadan köreltmeyelim…
Dünyanın renklerini soldurmayalım.
Not:
İlkokullarımızda resim, müzik, beden eğitimi branş öğretmenleri yok da, yekun ortaokullarımız da var mı sanki?..
“Norm” ayrı dert, müzik gibi branşlarda yeterli mezun öğretmen sayısına ulaşamamak diğer bir dert.
Güzel sanatlar ve spor alanında gerekli ve yeterli eğitimi vermedikten sonra; matematik, fen, kimya okutmuşuz ne fayda…
Renksiz, siyah-beyaz bir dünya.