“İnsanlığa ufuk sıçraması yaptıran kitap”
Çalıştay’ın açılış programına katılan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, yaptığı konuşmada, Kur’an-ı Kerim’in insanlığa ufuk sıçraması yaptıran, insanı onurlandıran kitap olduğunu belirtti.
“Eşkiyalık yapılsın diye gönderilmedi”
Görmez, “Allah bize öyle bir kitap gönderdi ki, o kitapta bizim şerefimiz var, izzetimiz var. Bu kitap eşkıyalık yapılsın diye gelen bir kitap değildir. Bize adaleti, merhameti, şefkati, muhabbeti, sıratı müstakimi, hidayetin yollarını göstermek için gelen bir kitaptır” dedi.
CENGİZ MUHZİROĞLU
Beş gün devam edecek Tecvit Çalıştayı önceki akşam düzenlenen açılış programıyla başladı
Kastamonu Valiliği, Belediye Başkanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığının katkıları ile ilimizde düzenlenen beş gün sürecek olan ‘Tecvit Çalıştayı’nın açılış programına Vali Şehmus Günaydın, Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Kastamonu AK Parti Milletvekilleri Hakkı Köylü, Metin Çelik ve Murat Demir, Cumhuriyet Başsavcısı Bülent Kantarcı, İl Müftüsü Osman Aydın, İl Genel Meclis Başkanı Mehmet Kayıkçı, İşadamı Hasan Gürsoy, Akademisyenler, Ankara’dan gelen diğer konuklar, Çalıştay katılımcıları, İl ve İlçe Din görevlileri ve salonu tamamen dolduran vatandaşlar katıldı.
Çalıştay’da İl Müftüsü Osman Aydın’ın selamlama konuşmasının ardından açılış konuşmasını Mushaflar İnceleme ve Kıraat Kurulu Başkanı Hafız Osman Şahin yaptı. Ardından da sırası ile Vali Şehmus Günaydın, Belediye Başkanı Tahsin Babaş ve son konuşmayı da Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez yaptı.
“Ahmet Es-Sufi’den Ömer Aköz’e Kastamonu Kurrası” konulu panele 9 Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Yıldırm, emekli öğretim görevlisi Dr. Mehmet Ali Sarı, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Hidayet Ayan ve Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Araştırma Görevlisi Naci Demirci konuşmacı olarak katıldı.
“Kur’an-ı Kerim Tilavetinde Yapılan Yaygın Hatalar ve Ekoller Arası İhtilaflar” başlığı altında toplanan çalıştayın açış konuşmasını yapan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, “Fikir kitabı, şükür kitabı, zikir kitabı, kerim kitap” olarak tarif ettiği Kur’an-ı Kerim’in insanlığın ufuk sıçramasını gerçekleştiren, insanlığın kararmış ufkunu aydınlatan bir kitap olduğunu söyledi.
Kur’an-ı Kerim’in insanı onurlandıran bir kitap olduğunu kaydeden Başkan Görmez, “Allah’a ne kadar şükretsek azdır. Allah bizlere, bütün insanlığın ufuk sıçramasını gerçekleştiren, insanlığın kararmış ufkunu aydınlatan bir kitap gönderdi. Biz o kitaba ‘Kerim Kitap’ diyoruz. Çünkü o kitap, insanı onurlandıran bir kitaptır” diye konuştu.
Kur’anın insanlığa eşkıyalık yapılması için gönderilmediğini vurgulayan Başkan Görmez, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Kur’an, bize adaleti, merhameti, şefkati, muhabbeti, hidayetin yollarını göstermek için gelen bir kitaptır.
İnsanoğlu, Kur’an ile onurlanır. Biz ona ‘Kuran’ı Kerim’ diyoruz. O kitap kerim bir elçinin getirdiği kerim bir kitaptır. Kerim elçinin yaşantısıyla bir adalet ve merhamet kitabına dönüştürdüğü kerim bir kitaptır. İnsana şeref kazandıran, izzet bahşeden kerim bir kitaptır.
Allah bize öyle bir kitap gönderdi ki, o kitapta bizim şerefimiz var, izzetimiz var. Bu kitap eşkıyalık yapılsın diye gelen bir kitap değildir. Bize adaleti, merhameti, şefkati, muhabbeti, sıratı müstakimi, hidayetin yollarını göstermek için gelen bir kitaptır.
Milletimizin Kuran’a gösterdiği hizmet, onu yaşamak için tarih boyunca millet olarak gösterdiğimiz gayret her türlü takdirin fevkindedir.
Bu öyle bir kitap ki, nice kavimler bu kitapla yücelmiştir, nice kavimler de bu kitapla alçalmıştır. Bütün kavimler, bu kitaba saygı göstermediği zaman, onda var olan adaleti, merhameti terk ettiği zaman yücelme yollarını kaybeder. Millet olarak bu toprakları vatan kıldığımızdan beri bu kitapla yüceleceğimizi gördük. Milletimizin her ferdinin Kuran’a gösterdiği hizmet, onu yaşamak için tarih boyunca millet olarak gösterdiğimiz gayret her türlü takdirin fevkindedir. Milletimiz Kur’an ile yücelmiş, yükselmiş ve hayat bulmuştur. Bugün burada Kur’an ehlinin Kastamonu’da bir araya gelişi, tarih boyunca yaptığımız çalışmaların devamı olacaktır inşallah.
Bütün insanlığın bu kerim kitaba ihtiyacı var. Ama bugün kerim kitabın mensupları kerim kitaptan o kadar uzaklaştılar ki, bizatihi kerim kitaba giden yolun önünde engel olmaya başladı Müslümanlar. Kur’an üstüne tekrar tekrar düşünmemiz gerekiyor. Üzerinde durmamız gereken bir husus da, sadece okumak mı, okumak ve anlamak mı, anlamak ve yaşamak mı… Bu üçünü nasıl birleştireceğiz? Bizim öyle bir kitabımız var ki, Mushaf’ın yüzüne bakmak, onu okumak, dinlemek, onu anlamak, tahsil etmek ve onu yaşamak da bir ibadettir. Ancak günümüzde Kuran’ın manası konusunda da çaba sarf etmemiz gerekiyor.
“Hayatını Kuran’a adamış bir ecdadın torunları için hafız sayımız az…”
“1970’den 2015 yılına kadar 120 bin hafızımız olmuştur. Birçok ülkeye göre bu iyi bir sayıdır. Bazı ülkelere göre ise az bir sayıdır. Ancak hayatını Kur’an’a adamış bir ecdadın torunları için bu sayı az denilebilir. Öte yandan sevindirici haberler de alıyoruz. Son yıllarda hapishanelerde açılan Kur’an kurslarında hafızlığa başlayan çok sayıda mahkum var. Hafızlıklarını tamamladıklarında belgelerini bizzat gidip kendim vereceğim.
“Hafızlığı diri tutmalıyız”
“Hafızlık konusunda aşmamız gereken iki büyük sorun var. Bunlardan biri, hıfsını muhafaza eden hafız sayımız kaç? Bunu mutlaka takip etmemiz gerekiyor. Hafızlığı diri tutmamız lazım. Belki beş yılda bir hafızlık belgesi yenilenerek hafızlık diri tutulabilir. İkinci husus ise, hafızlarımızın mutlaka Kuran’ın manasından haberdar olması gerekiyor. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak eğitim merkezlerimizde Kur’an’ı anlamaya da ağırlık vererek eğitimlerimizi yürütmeye çalışıyoruz.”
İki büyük kampanya
Başkan Görmez, çalıştayın açış konuşmasında Diyanet İşleri Başkanlığının iki büyük kampanya yürüttüğünü kaydederek şunları söyledi:
“Diyanet İşleri Başkanlığı olarak iki büyük kampanya yürütüyoruz. Bunlardan birincisi, ‘Hediyem Kur’an olsun’ adlı kampanyamız. Türkiye Diyanet Vakfı bir yandan bu kampanyayı yürütüyor. ‘Dünyada elinde ve evinde Kuran’ı olmayan hiçbir Müslüman kalmasın. Herkese biz ulaştıralım…’ düsturuyla sürdürdüğümüz kampanya kapsamında Allah’a şükürler olsun, Ankara Sincan’da büyük bir matbaa 24 saat çalışma prensibiyle Kur’an basacak. Basılan bu Kuran’ı Kerimler mahrum dünyalara dağıtılacak. Bütün bu hizmeti de devlet imkanlarıyla değil, hayırseverlerin katkılarıyla sürdüreceğiz.
Diyanet İşleri Başkanlığı olarak ikinci büyük kampanyamız, ‘Dünyada hiçbir lisan Kuran’sız kalmasın’ Dolayısıyla bir tercüme bürosu oluşturduk. Tercümeyle ilgili müstakil bir daire başkanlığımız var. Allah’a hamdolsun son iki sene içerisinde Kur’an-ı Kerim’i 16 dile çevirdik. Fakat dünyada daha çok dil var. Kur’an-ı Kerim bütün dillere tercüme edilecek. Hem mushaf olarak Kur’an-ı Kerim dünyaya ulaşacak hem de tercümeleri ulaşacak. Sonra ikinci adımda da tefsirleri dünyaya ulaşacak. Ben bu müjdeleri vererek toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum.”
Çalıştay’ın açılışı, Türkiye’nin meşhur hafızlarının Kur’an tilavetiyle son buldu.