CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin, MHP MYK Üyesi Yüksel Aydın’ın kendilerine yönelik sözlerini “yalan” ve “iftira” olarak nitelerken, kendisine dile getirdiği iddiasını ispat etme çağrısı yaptı.
EMEP’in Denizli İl Başkanlığını yaptığı yolundaki iddiasını ispatlaması durumunda CHP üyeliğinden istifa edeceğini, aksi taktirde ise kendisinden aynı şeyi yapma şartının olduğunu dile getiren Erbilgin, sosyal medya üzerinden görüntülü olarak yaptığı açıklamasında şunları söyledi:
“ Kıymetli Kastamonulular,
Bu şehri yurt edinmiş sevgili Çorumlular, Boyabatlılar, Vezirköprülüler… Ezcümle Kastamonu’yu seven yadelci gurbetçi kardeşlerim. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Konumuz hadsiz, kaba ve görgüsüz Milliyetçi Hareket Partisi yedek MYK üyesi Sayın Yüksel Aydın’ın bizlere attığı yalan ve iftiralar… Sizlerin, seçmenlerimizin iradesini hor gören hazımsızlığı… Sayın Aydın bizlere siyasi ve beşeri zarafete yakışmayan lakaplar takmaya çalışıyor. Halbuki milletin gönlünde ‘Hikmet Başkan’, ‘Bizim Hasan’ olmak tüm makamların üzerindedir. Hapçı, tüpçü, komisyoncu, kasetçi, mafya bozuntusu olarak anılmaksa derslerin en büyüğüdür. Milletin gönül makamı bizlere yeter. Sayın Aydın, bana ‘Yadelci’ diye yani gurbetçi derken Samsun Vezirköprülü Ülkü Ocakları Başkanı’nı incitiyor. Kastamonu’yu yurt edinmiş, Milliyetçi Hareket Partisi meclis üyeleri, dava arkadaşları Ahmet Sönmez ve Seyfettin Rençber’i kırdığının umarım farkındadır. Sayın Aydın’dan bunlarla uğraşacağına iktidarın küçük ortağı olarak MYK üyeliğinin kudretini konuşturup Kastamonu’nun sorunlarına çözüm bulmasını bekliyoruz. Milletvekilimiz Bizim Hasan ile üniversitede başlayan ve otuz yıla dayanan hakikatli bir arkadaşlığımız var. Bu arkadaşlıkta hırs, senlik benlik yok. Adanmışlık, fedakârlık var. Şan olsun. Sayın Aydın yalan ve iftiralarında şöyle devam ediyor: Benim doğum yerimi bilmediği gibi Emek Partisi Denizli İl Başkanlığı yaptığımı iddia ediyor. Emek Partisi’nden meclisteki milletvekilleri dahil çokça arkadaşım var. Onlarla birlikte Türkiye siyasetine dair konuşmuşluğum var. Biraz onuru varsa buradan açık çağrı yapıyorum. Denizli Emek Partisi İl Başkanlığı yaptığımı ispat etsin Cumhuriyet Halk Partisi’yle üyelik dahil her türlü bağımı sonlandıracağım. Eğer söylediği yalan açığa çıkarsa Milliyetçi Hareket Partisi’ni Yüksel Aydın’dan kurtarmak gibi bir hizmetim olacak. Bu sözü verirse İl Seçim Kurulu, Yüksek Seçim Kurulu, Yargıtay dahil her türlü müracaatı birlikte yapabiliriz. Ha bu arada aklına geldikçe Google’da geçmişimizi sildirdiğimizi söyleyip duruyor. Bizim geçmişimizden utanacak, çekinecek, saklayacak bir halimiz yok. Özelleştirmelere hayır derken, grev meydanlarında, hak arayışlarında, bilimsel ve parasız üniversite gayretinden hep gurur duyduk. O nedenle çocuklarımıza Deniz, Ulaş, Eylül isimlerini koyduk. Şimdi var dediğin mahkeme kararını ya kamuoyuyla paylaş ya da çık bizlerden özür dile. Şimdi bir soru da benden: Sosyal medyanda umre ziyaretini bağıra çağıra duyurdun. İnsan bazen tövbe yoluyla geçmişini sildirmek isteyebilir. Bu takdir hakkına sahip değilim, terazi sahibi değilim. Ancak bu ziyareti herkes görsün, bilsin isteyerek; kasetçiliğinin, komisyonculuğunun, mafyacılığının, komploculuğunun üstünü örtmek mi istedin? Geçmişin unutulsun mu istedin? Takdir en başta Kastamonuluların. Takdir milletin. Değerli gençler; bir kez daha buradan sizlere seslenmek istiyorum. Gelin hep birlikte Cumhuriyet Halk Partisi’nde Kastamonu için çalışalım. Geleceğe birlikte hazırlanalım. Dürüst, onurlu, başı dik bir siyaseti birlikte inşa edelim. ‘Özümüz Kastamonu, sözümüz Kastamonu’ diyelim. Hepinize saygılarımı sunuyorum.”