Araştırmada, yapay zekânın insanların mimiklerinden yola çıkarak, siyasi ideolojilerini yüzde 61 doğruluk oranıyla tahmin edebildiği saptandı.
Danimarka’da yapılan araştırmada 2017 yılında yerel seçimlere katılan 4.647 adayın fotoğrafları incelendi ve yapay zekâdan yararlanılarak bu kişilerin ideolojileri tahmin edildi. Derin öğrenme (deep learning) yönteminden yararlanılan çalışmada, yapay zekânın tahminlerindeki başarı oranı yüzde 61 oldu.
Danimarka Aarhus Üniversitesi’nde yapılan araştırma, bireylerin siyasi görüşlerinin, yapay zekâdan yararlanılan fotoğraf analiziyle tespit edilebileceğini ortaya koydu.
Yüzde 61 oranında başarı yakalayan çalışmayı, Dr. Stig Hebbelstrup Rye Rasmussen ve ekibi gerçekleştirirken, örneklem olarak Danimarka’da 2017’deki yerel seçimlerde yarışan siyasetçilerin ve milletvekillerinin fotoğraflarını kullandılar. insanların yüz ifadeleri ile siyasi görüşleri arasındaki bağı inceleyen bir çalışma başlattı.
4 bin 647 adayın fotoğrafı incelenirken, kişilerin ruh hallerini, mimiklerini ve yüz yapılarını tespit edebilmek için Microsoft’un “yüz ifadesi tanıma teknolojisi” ile farklı algoritmalar kullanıldı.
İnsanların mimiklerinden siyasi ideolojilerinin yüzde 61 oranında doğru tahmin edildiğinin belirlendiği araştırmada, yapay zekânın insan davranışlarını taklit ederek öğrenme kapasitesine sahip olduğu “derin öğrenme (deep learning) yöntemi”nden yararlanılmış.
Araştırmanın sonuçları, “Scientific Reports”da yayımlandı.
Yapay zekâ kimilerinin ütopyası kimilerinin ise distopyası
Dünya genelinde yapay zekâ ve bununla ilgili teknolojiler insanlara ilgi çekici şekilde sunulurken, birçok kişi de faydası kadar zararı olduğu görüşünde.
Kimilerinin ütopyası olan yapay zekâ, kimilerinin ise distopyası olmuş durumda.
Yüz tanıma sistemlerinin kullanılarak insanların vatandaşlıklarının puanlanarak “makbul vatandaşın” belirlendiği Çin’deki senaryoda distopik bir profil çizen yapay zekâ sistemleri, Batı’da insanlara kullanıcı dostu bir aparat gibi sunulabiliyor.