Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, İlk Türk Kadın Mitingi’nin 103. Yıl kutlamaları kapsamında dün düzenlenen resim sergisi ve panele katıldı, yaptığı konuşmada, kurtuluşun annelerinin kahramanlığına vurgu yaptı, Bakanlık olarak kadınla ilgili yaptıkları çalışmalara değindi.
Yanık, “İlk Türk kadın mitingini yapan kadınların kahramanlığının kökleri, iyilik timsali Anadolu kadınının her birinin içinden neşet etmiştir. Kastamonu’nun şüheda yatağında büyüyen kadın-erkek tüm evlatlarının damarlarında dolaşan bir kahramanlıktır o” dedi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, İlk Türk Kadın Mitingi’nin 103. Yıl kutlamaları kapsamında dün düzenlenen resim sergisi ve panele katıldı, yaptığı konuşmada, kurtuluşun annelerinin kahramanlığına vurgu yaptı, Bakanlık olarak kadınla ilgili yaptıkları çalışmalara değindi.
Bakan Yanık konuşmasında şunları söyledi:
“İstiklal mücadelesine katkı sunmak üzere 10 Aralık 1919’da yaklaşık 3 bin kadın Darülmuallimat (Kız Öğretmen Okulu) bahçesinde toplanmıştır. Ülkemizin işgalini ve düşman askerinin insanlık dışı vahşetlerini protesto eden bu mitingin tertip heyeti başkanı Zekiye Hanım’dır. Kısa ama coşku dolu konuşmasında, işgalcilerin vahşetini dile getiren, vatanı kurtarmak için kadınların da cepheye gideceklerini söyleyen Zekiye Hanım’ın “Kardeşler, hemşireler!” diye başlayan konuşması, dönemin devlet başkanlarının eşlerine gönderilen mektupların sebebini ve içeriğini çok açık biçimde ortaya koymaktadır. “Bizim gibi şefkatle, merhametle düşündüklerine şüphe etmediğimiz İtilâf devletlerinin büyük kadınlarına müracaat edecek ve birer telgrafla, bize yapılan haksızlıkları yazacak ve anlatacağız. Eğer onlar da hakkımızı teslim etmezlerse, evlâtlarımızın kanlarına kendi kanımızı karıştırarak erkeklerimizle bir safta, dinimiz ve istiklâlimiz için ölecek, haksızlara, zalimlere tarihin lanetlerini terk ederek şehâmetle öleceğiz” demiştir.
Bu ifadeler, bugün de, başta Bakanlığım, mesai arkadaşlarım olan hemcinslerim, aileleri, eşleri ve çocukları için fedakarlıklarını sürdüren kadınlar için tüm çalışma ve hizmetlerimizde yolumuza ışık tutan ifadelerdir.
Son 20 yıldır Türkiye’nin özellikle aile, çocuk, engelli, yaşlı odaklı hizmetlerde kat ettiği mesafede kadının yeri çok ama çok önemlidir. AK Parti hükûmetlerinin aile ve sosyal hizmetler alanında gösterdiği dikkat ve hassasiyetin tıpkı Milli Mücadele günlerinde olduğu gibi kadın odaklı bir gelişme mücadelesi olduğunu da görmezden gelemeyiz. Siyasi hareketinin en başında Anadolu kadınının, köyden kente, eğitimden sağlığa her yerde ve her emek alanında Türkiye’yi Türkiye yapan kadınların içten desteğini alarak yola çıkan Sayın Cumhurbaşkanımızın, ülkemizi küresel bir güç ve denge merkezi yapmasının mutluluğunu yaşıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız, ülkemizin gelişmesi yolunda, kadının güçlendirilmesi bakımından kararlılığını ve iradesini aynı hassasiyetle sürekli olarak ifade etmekte ve göstermektedir. 103 yıl önce devlet başkanlarına işgalin vahşetini anlatan kahraman kadınların torunları olan kadınlar, bugün çevremizdeki savaşlardan mağdur olan annelere, çocuklara Türkiye’nin nasıl kol kanat gerdiğini, annelerinin, ninelerinin mücadelesinin nasıl başarılı olduğunu gözleriyle görmenin mutluluğunu yaşıyorlar. Ben de o kadınlardan biri olarak, Bakanlığımızın tüm çalışmalarının, kadınların güçlendirilmesi, eğitim ve sağlık imkânlarından eşit bir şekilde yararlanmaları, istihdama ve karar alma mekanizmalarına katılımlarının arttırılması ve kadına yönelik şiddetle mücadele alanında çalışmaların sürdürülmesini amaçladığını gururla ve sevinçle ifade ediyorum.
“KADINA YÖNELİK ŞİDDET KONUSU
CAN ACITAN BİR KONUDUR”
“Kadına yönelik şiddet konusu maalesef bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de can acıtan bir konudur. 2007 yılından bugüne dek düzenli ve sürekli olarak kadına yönelik şiddetle mücadelede devlet politikasının temellerini ve önceliklerini ortaya koyan ulusal eylem planlarını hazırladık ve uyguladık. Son olarak da 2021-2025 döneminde uygulamak üzere ilgili tüm tarafların katkılarıyla hazırladığımız Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 4. Ulusal Eylem Planını yürürlüğe koyduk. Eylem planımızı, adalete erişim ve mevzuat, politika ve koordinasyon, koruyucu ve önleyici hizmetler, toplumsal farkındalık, veri ve istatistik olmak üzere 5 ana hedef çerçevesinde şekillendirdik. Kadına yönelik şiddetle mücadelede Bakanlığımızın önemli paydaşları olan Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı işbirliğinde 2020-2021 yıllarını kapsayan “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Planını” hazırladık ve uyguladık. 2022 yılı için de Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele IV. Ulusal Eylem Planı (2021-2025) çerçevesinde “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 2022 Yılı Faaliyet Planı”nı aynı paydaşlarla işbirliği içerisinde hazırladık ve 23 Mart 2022 tarihinde ilgili taraflarca imzalanarak uygulanmasını sağladık. 2023 Yılı Faaliyet Planı ise 25 Kasım 2022 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanımız himayelerinde kamuoyu ile paylaşıldı. Şiddete karşı sıfır tolerans anlayışı içerisinde yürüttüğümüz tüm çalışmalarımıza bundan sonra da kararlılıkla ve azimle devam edeceğimizi özellikle vurgulamak isterim.”
“ÇALIŞMALARIMIZA KARARLILIKLA DEVAM EDECEĞİZ”
“Bakanlık olarak kadınların toplumsal hayatın her alanında daha aktif, üretken ve güçlü şekilde yer almaları, eşit bir biçimde hak, kaynak ve fırsatlardan yararlanmaları, kadının statüsünün güçlenmesi ve kadına yönelik şiddetin önlenmesi için çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz. Toplumsal yaşamın tüm alanlarında kadın katkı ve katılımını arttırmak ve kadınların daha fazla güçlenmesini sağlamak için tüm paydaşlarımızla nitelikli işbirlikleri içerisinde çalışıyoruz. Türkiye’nin sosyal hizmetler alanında her adımında, her hizmetinde, kadın odaklı çabamızı ve olumlu sonuçlarını görmek mümkün. Çünkü kadın demek, aile demek, çocuk demek, sağlıklı, huzurlu yuva demek, sağlıklı ebeveyn, haklarına sahip çıkılmış çocuk, yaşlı, engelli demek. Kadın demek, sevgi, saygı, özgürlük, şefkat, emek, iyilik ve güzellik demek. Burada olmaktan gerçekten büyük bir onur ve mutluluk duyduğumu tekrar ifade etmek istiyorum. Sözlerime Şeyh Şaban-ı Veli’nin o güzel duasını tekrar ederek son vermek istiyorum. “Gelişiniz güle güle, gidişiniz güle güle, her işiniz güle güle” diyor gönül büyüğümüz. Ben de ülkemizin her çabasının, her işinin kolaylıkla, bereketle gelişmesini, sonuçlanmasını diliyorum. 10 Aralık 1919’da, bağımsızlık ve özgürlük için, cesur ve fedakar Türk kadınları adına ilk mitingi düzenleyen kahraman annelerimizi rahmetle, minnetle anıyor, hepinizi tekrar sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.”
DİĞER KONUŞMALAR
Bakan Yanık’ın kürsüye gelmesinden önce Vali Avni Çakır, milletvekilleri Hakkı Köylü ve Metin Çelik ile Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu da birer kısa konuşma yaptılar ve şunları söylediler:
VALİ AVNİ ÇAKIR:
“İyi bilinmelidir ki Türk Kadını yüz yıl öncesinde olduğu gibi bugün ve gelecekte de ülkesinin bağımsızlığı için her türlü mücadeleyi kararlılıkla sürdürecek, çalışacak, üretecek hatta bu uğurda gerekiyorsa canını seve seve feda edebilecek cesaret ve kararlılıktadır. Sayın Bakanım bu vesile ile bir kez daha sizlere bu anlamlı etkinliğimize katıldığınız için teşekkürlerimizi sunuyor, vatan uğruna canını feda edenleri saygı ve minnetle anıyoruz.”
AK PARTİ MİLLETVEKİLİ HAKKI KÖYLÜ:
“Bugün 10 Aralık’ı anıyoruz ama bugün salonda olanlar da, milletimiz de o ruhu taşıyor. Çocuk ve kadınlarımızı korumak için AK Parti olarak birçoğunda benim de imzam olan birçok kanun değişikliği yaptık. Bunların hepsi elimdeki kağıtta yazılı, bunların hepsini saymaya kalksam zaman yetmez. Bazıları ‘İstanbul Sözleşmesi’ni neden kabul etmediniz?’ diyor. Ama İstanbul Sözleşmesi’nin ana hatlarının tamamı bu kanunlarda var. Olumsuz yöne çekilecek bazı maddelerde üzerimize gelmesinler diye o sözleşmeden vazgeçtik.”
AK PARTİ MİLLETVEKİLİ METİN ÇELİK:
“Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak ecdadımıza layık olabilmek için hep birlikte sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 100 yıl önceki oyunların daha değişiklerinin sergilendiği taşeron terör örgütleri ile üzerimize gelindiği bu günlerde bizde geçmişte olduğu gibi yine aynı kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz. Ne yaparlarsa yapsınlar bizi mağlup etmeleri mümkün değil. Bizim millet olarak hürriyete ve istiklale olan aşkımız bir başka.”
BELEDİYE BAŞKANI GALİP VİDİNLİOĞLU:
“İlk Türk Kadın Mitinginin 103. yılı münasebeti ile bir aradayız. Bugüne kadar çok duyuramadığımız bu çok önemli mitingi inşallah bundan sonra bakanlığımız bünyesinde ulusal hatta uluslararası platforma taşıma noktasında bugün çok önemli bir adım attığımızı söylemek istiyorum.
Burası evladının üzerine örtüsünü örtmeden, ıslanmasına engel olmak için üzerinde ki örtüyü cephaneye örten Şerife Bacıların, bir er gibi asker ocağına giden Halime Çavuşların, Rahime Kaptanların, Hafız Selman İzbelilerin memleketidir. Tabi Kastamonu özelinde bu çok önemli. Elbette ki Anadolu kadınının vefasını, cefasını hep biliyoruz.
Kimin nerede durduğunun ehemmiyeti yok, kafasını emanete verenlerin kafasını başka yere koyanlardan asla korkmadık, korkmayız.”
CM