İstiklal Marşımızın kabulünün 98. yıldönümü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü programı Halk Eğitimi Merkezi Konferans salonunda gerçekleşti.
12 Mart İstiklal Marşı’nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü programına Vali Yaşar Karadeniz, AK parti Kastamonu Milletvekili TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Metin Çelik, CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Uzun, İdare Mahkemesi Başkanı Berkan Ayturan, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın, Kurum ve Kuruluş Müdürleri, STK temsilcileri, Partililer, Şehit ve Gazi aileleri Başkan ve Yöneticileri, öğrenciler ile davetliler katıldı.
Program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı.
Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Mustafa Kaya Anadolu Lisesi Almanca Öğretmeni Dilek Demirbaş yaparak şunları söyledi:
“ Doğan çocuk yaşayacaktı. Hatta ölü anadan süt emerek gelişecekti. İstanbul kara bulutlar ile kaplıyken Anadolu’da Milli Mücadele’nin kıvılcımı başlamıştı. Birkaç gün önce Çanakkale’de büyük bir mücadele göstermiş Mehmetçik harap ve bitap haldeydi. Hiçbir vatansever bu zillete katlanması düşünülemezdi. Anadolu’da açılan Milli Mücadele bayrağına ilk konuşan şair Mehmet Akif Ersoy’du. Bir bahar günü Ankara’ya varan Mehmet Akif, TBMM’nin yolunu tuttu. Akif, Türk Milletini canından çok seviyordu. Akif Ankara’ya varır varmaz halkı Milli Mücadele bayrağı altında birleşmeye çağırdı. Akif, Anadolu’yu adım adım dolaştı. Milli Marşın yazılması için yarışma tertip edildi. Tek şart Milli Marşın güç ve kudret dolu olmasıdır. Kutsal vazife görev alınarak 700’ü aşkın şiir gönderilir. Gönderilen şiirlerden hiçbiri istiklali yansıtmamıştır. Milli Mücadeleye gönül vermiş, bitip tükenmek bilmeyen vatan aşkıyla Mehmet Akif dışında bu şiiri kimse yazamazdı. Bu eşsiz şiir gece gündüz demeden yazılmıştır. Bir ulusun var olup, olunmamasında ihtiyaç olunan sonsuz güç ve her türlü değer şiirde taşınmaktadır. Büyük Türk milletinin tarihini yansıtmaktadır. Vatansever olan Mehmet Akif, ihtiyacı olmasına rağmen şiire karşı ödenecek olan parayı kabul etmemiş vakfa bağışlamıştır. Akif’e ‘İstiklal Marşı’nı tekrar yazabilir misiniz?’ sorusu sorulduğunda şu cevap verir ‘O şiiri kimse yazamaz. Ben de bir daha yazamam. O günlerde, o şartları yaşamak gerekir. O şiir artık benim değildir, milletin malıdır’ der. Akif’in ‘Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı’ yazdırmasın demesi, o günlerdeki derin yaranın ve yapılan büyük fedakârlıkların göstergesidir.”
Yapılan konuşmanın ardından da İstiklal Yolundan-İstiklal Marşı’na temalı dramatizasyon sergilendi, yarışmalarda birinci olan öğrenci çalışmaları okundu. Yarışmalarda dereceye girenlere ödülleri protokol üyeleri tarafından verildi