“Öğrenmenin yaşı yok” diyerek lisede yarım bıraktığı eğitimine yıllar sonra dönen ve şu anda Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi olan 66 yaşındaki 4 çocuk annesi Ergül Kebeli, mezun olduktan sonra da eğitimine devam etmek istiyor.
ÖZGÜR ALANTOR
“Öğrenmenin yaşı yok” diyerek lisede yarım bıraktığı eğitimine yıllar sonra dönen ve şu anda Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi olan 66 yaşındaki 4 çocuk annesi Ergül Kebeli, mezun olduktan sonra da eğitimine devam etmek istiyor.
Kastamonu’da yaşayan Kebeli, 1973 yılında yarım bıraktığı lise eğitimine 2015 yılında dönerek Açık Öğretim Lisesini tamamladı, 2018 yılında girdiği üniversite sınavında Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünü kazandı.
Derslerine gösterdiği ilgi ile sınıf arkadaşlarına da örnek olan 4 torun sahibi Kebeli, yıl kaybı olmadan son sınıfa geldi.
Sınıf arkadaşlarının “Ergül teyze” dediği Kebeli, kantinde ve sınıfta sohbet ettiği gençlerle hem tarih üzerine konuşuyor hem de hayatla ilgili tecrübelerini paylaşıyor.
Televizyondaki bilgi yarışması
eğitim hayatına dönmesini sağladı
Kebeli, lise yıllarında başarısız bir öğrenci olduğunu söyledi. Liseyi yarım bıraktıktan sonra tamamlamak gibi bir düşüncesinin olmadığını anlatan Kebeli, şöyle devam etti:
“Televizyonda bir yarışma programını seyrederken, yarışmacının verdiği cevap yanlış oldu. Yarışmacıyı eleştirince bunun üzerine eşimle aramızda tatlı bir tartışma geçti ve okumaya karar verdim. Liseye kayıt yaptırıp mezun olduktan sonra üniversite sınavına girip kazandım. Benim hocalarım çocuklarımın, sınıf arkadaşlarım torunlarımın yaşında olduğu için okula başlarken, ‘Onlarla nasıl olacak, uyum sağlayabilecek miyim?’ diye çok heyecan yapmıştım.”
– “Sınıf arkadaşlarım torunum yaşındaydı ama bana çok yardımcı oldular”
Öğrenciliğin keyifli geçtiğini ancak zor yanlarının da olduğunu belirten Kebeli, “66 yaşında bir insanım, sağlık sorunlarım var. Ev hanımıyım, evde işlerim, sorumluluklarım var. Zorlandığım oldu ama önümde bir 5 sene daha olsa okuyabilirim. Sınıf arkadaşlarım torunum yaşındaydı ama bana çok yardımcı oldular. Ben onlardan çok yararlandım, hepsi sağ olsun. Başlarda okula giderken çevremdekiler, akrabalarım gördüklerinde, ‘Nereye gidiyorsun?’ diye soruyorlardı. Ardından da ‘Sen ne yapıyorsun, sen diplomayı ne yapacaksın, ne işine yarayacak?’ gibi şeyler söylediler. Sonrasında hepsi alıştı.” diye konuştu.
Sadece sınıf arkadaşlarına değil
çocuklarına da örnek oldu
Mezun olduktan sonra eğitimine devam etmek istediğini vurgulayan Kebeli, “Allah izin verirse bundan sonra yüksek lisans yapmak istiyorum. Yüksek lisans olmazsa direkt açık öğretime gidip Türk Dili ve Edebiyatı Bölümüne kayıt yaptıracağım. Ben okula başladıktan sonra çocuklarıma da örnek oldum, biri yüksek lisans yapmaya başladı, diğeri de yarıda bıraktığı üniversiteye yeniden döndü.” ifadelerini kullandı.
“Ergül teyze bana ilham kaynağı oldu”
Kebeli’nin sınıf arkadaşı Nursel Hasanoğlu da Ergül Kebeli ile okuduğu için çok şanslı olduğunu dile getirerek, “Okula ilk kayıt yaptırmaya geldiğimde Ergül teyzeyi gördüm. Daha tanımıyordum ama çok takdir etmiştim. ‘Keşke bizim sınıfımızda olsa’ demiştim. Dersler başladığında sınıfa girdiğimde bir baktım bizim sınıfımızda.” dedi.
Birbirlerine yardım ettiklerini ifade eden Hasanoğlu, şöyle devam etti:
“Benim anlamadığım konularda Ergül teyze yardım etti, onun anlamadığı yerlerde de ben ona yardım ettim. Birbirimize çok desteğimiz oldu. Ergül teyze bana ilham kaynağı oldu. Okumanın yaşının olmadığını, her yaşta okunabileceğini gösterdi. Bazıları okumayı belli bir yaş aralığında tutuyor ama Ergül teyze bunu kırdı.”
Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Ayça Baydar Reyhanoğulları ise Ergül Kebeli’yi tebrik ederek, şunları kaydetti:
“Ergül Hanım’ın hikayesi beni çok etkiledi. Eskiden okumayı çok istemiş ama olmamış buna rağmen içindeki okuma motivasyonu ölmemiş. Altmışlı yaşlarda, insanların emekli olduğu yaşlarda okumaya başladı. Çok iyi performans gösterdi, çok başarılı oldu. Dersleri ile çok ilgilendi, derse çok katkı sağladı. Kendisi annemden daha büyük ama sınıfta da çok güzel uyum sağladı. Hepimiz için güzel bir anı oldu, güzel bir hikayemiz oldu.” AA