1987 yılında yapılan milletvekili genel seçimlerinde ilimizde “4” milletvekili ile “tulum” çıkardı ANAP, Kastamonu sırtını iktidar partisine “dört dörtlük” dayadı, Kastamonu’nun “eften püften” sıkıntılarını Meclis gündemine taşımak ise Zonguldak’ın DYP milletvekili Güneş Müftüoğlu’na düştü…
Tam bir bombardıman.
1990 yılının Mart ve Nisan aylarında TBMM’de Müftüoğlu’nun Kastamonu’ya ilişkin verdiği soru önergelerine ilgili bakanlar cevap verdi…
47’inci hükümet dönemi.
(“Yıldırım Akbulut” başbakanlığında 9 Kasım 1989 tarihinde kurulan 47’inci hükümet, 23 Haziran 1991’e kadar sürdü, ANAP kongresini “Mesut Yılmaz” kazanınca “Akbulut” dönemi 23 Haziran 1991’de sona erdi…
48’inci hükümet “Mesut Yılmaz” tarafından aynı tarihte kuruldu ve 20 Kasım 1991’e dek sürdü.)
“Müftüoğlu” 19 Mart 1990’da sordu, Başbakan Yıldırım Akbulut’un cevaplaması talebiyle, “İnebolu’ya kibrit fabrikası yapılması düşünülmekte midir?”, diğer soru, “İnebolu’ya turistik tesis yatırımı düşünülmekte midir?”, bitmiyordu sorular, “İnebolu’ya çimento fabrikası kurulması düşünülmekte midir?”…
Devlet Bakanı Işın Çelebi cevapladı soruları, söz konusu her “3” yatırımın da yapılmayacağını kısadan izah etti.
Çimento fabrikasına yurt sathında ihtiyaç yoktu, kibrit fabrikası Gümüşhane Kelkit’te kurulacaktı, İnebolu’ya turistik tesis yapılması için İller Bankası talepte bulunmamıştı, bu yönde bir talebin parti teşkilatına iletilmesi halinde yörede gerekli inceleme çalışmasının başlatılacaktı…
Teşkilatın gözünü seveyim.
Müftüoğlu’nun Kastamonu namına verdiği soru önergeleri 1990’ın Nisan ayında da sürdü…
“Daday (Kastamonu) Ballıdağ Senatoryumu’nun hekim kadrosu çok eksiktir. Senatoryuma mütehassıs hekim ne zaman tayin edilecektir. Yoksa kapatılması mı düşünülmektedir?”
Önergenin cevabını “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. İmren Aykut” verdi…
Görevli son 2 uzman hekimin görevden ayrılmalarının ardından senatoryumda 4 “tabip” tarafından hizmet verildiğini söyledi ve “Kastamonu iline 47 kilometre, Daday ilçesine 7 kilometre uzaklıkta olması sebebiyle görev talep eden uzman tabip bulunmamaktadır” dedi. Devam etti, “Ayrıca, sözü edilen senatoryum, sağlık ve yardımcı personelin eksikliği sebebiyle hastane olarak fonksiyonlarını yeterli düzeyde yerine getiremediğinden hizmetin daha etkin ve verimli yürütülmesi için idari sorumluluk ve yönetim bakımından Sosyal Sigortalar Kurumu Kastamonu Hastanesi’ne bağlanmıştır” diyerek.
Bakan’ın cevabına bakınca memleketin nasıl “baka baka” elden gittiği ortada değil mi?…
Bugün ağlamanın, diz dövmenin, “ah vah” etmenin hiç gereği yok; “kör mü gözümüz önümüzü görseydik”.
Kastamonu namına sorduğu sorular için Güneş Müftüoğlu’na “şükran”…
Ömrü uzun ve sağlıklı olsun.
Bizi sorarsa…
Kastamonu aynı 1990’lardaki gibi “şen şakrak”, “mutlu mesut”, “eften püften” birkaç sorunu var, o da “gülün dikeni”, “kadı kızının kusuru”, “rahatı beyde yok”, “krallar gibi”.
(TBMM tutanaklarında benzer soru önergeleri epeyce…
Birkaç örnek izaha yeterli.
İster “coğrafya kader” deyin…
İster “bakar kör” olmaya verin.)
Not: “Okul Sporları Hentbol Gençler A Türkiye Birinciliği” dün başladı şehrimizde, 8 “kadın”, “8” erkek takım yarışacak, final maçları Cumartesi günü “TRTSPOR” tarafından naklen verilecek…
Hentbolde dünyaya nam salan Kastamonu’dan kaç takım kendi evimizdeki şampiyonada ter dökecek?
Bir vakit Avrupa’yı “lise” düzeyinde inleten Kastamonu…
Nereden nereye?
Yarın devam ederiz belki…
Şehrin genel haletiruhiyesine bakınca gereği de yok hani?
MUSTAFA AFACAN