Kastamonu Belediyesi’nin geçtiğimiz Ramazan ayında 12 bin adet gıda yardımı kolisi dağıttığı açıklandı; kaba bir hesapla aile bazında şehrin nerdeyse yüzde 40’ı gıda yardımı almış. Ya belediyenin hesabı yanlış, ya da yoksulluk “gırtlakta”…
“Afrika” olmuşuz resmen.
Kastamonu’nun ekonomik ve sosyal kalkınmışlık seviyesini izah etmek için “Batının doğusu” denirdi evvel zaman…
“Afrika’nın göbeği” olmuşuz şimdi.
Hanebaşına bir koli verilse…
12 bin aile gıda yardımı aldı.
“Çekirdek aile” üzerinden hesap edilse…
“48 bin kişi” eder yekûn.
Mücavir alan nüfusu 125 bin kişi…
Şehrimizde her 2.5 kişiden biri gıda desteğine muhtaç.
Ay 30 gün…
Gün başına 400 koli.
Koli başına 123 TL’den…
Şehrimize yapılan gıda yardımı toplam 1.5 milyon TL.
(Belediye’nin bu 12 bin koli harici, aynı dönemde, bünyesindeki sosyal yardımlaşma biriminden “mutat” yardımlarını ayrıca sürdürdüğü de açıklandı…
Bir kaç bin koli daha ilave etmek lazım yekûna.)
Her biri 30’ar kilogramdan 12 bin koli…
Kastamonu’ya “gelen” gıda yardımı 360 ton.
Acı benzetme ama…
“Afrika” değiliz de neyiz?
(Belediye haricinde, “mükerrer” olmadığının üstüne ısrarla basılıyor, ayrı hanelere kamuya bağlı diğer sosyal yardım kuruluşları yardım kolileri dağıttı…
Şehrimizde gıda yardımı alan vatandaş sayısı yukarıdaki “kaba” hesabın çok üstünde yani.)
Dünyanın neresine giderseniz gidin, kime sorarsanız sorun, ister sağından ister solundan okuyun…
Bunun adına “yoksulluk” denir.
E hal böyle olunca…
Belediyenin öncelikli vazifesi yola asfalt dökmek değil, tabağa çorba dökmek oluyor haliyle.
(Uzaktan eğitim dolayısıyla imkanı olmayan öğrenciler için “bilgisayar, internet” talebini dillendiriyoruz ya kamudan…
Hepsinden önce “ekmek, süt” lazım.)
Merkez İlçe’de yoksulluk bu haldeyken…
Kenar ilçeler ve köylerde durum nedir Allah bilir?
Bir şehrin ekonomik gelişmişliği ve sosyal kalkınmışlığı merkezi ve yerel yönetimin yardım kolisi dağıtma kudretiyle ölçülmez…
Yardıma muhtaç vatandaş sayısıdır turnusol kağıdı.
Şehrimizin birinci sorunu “yoksulluk”…
Belediye verileri ile “sabit”.
- ••
Not:
Öğretmen “Ortaokul 2” öğrencisine sordu…
“9 çarpı 3 kaç eder?”.
Cevap yok…
Öğrenci suskun.
Öğretmen sınıfa sordu…
“Çarpım tablosunda eksiğimiz mi var?”.
Maarif idaresine sualimdir…
5 senede “kerrat cetveli” belletilmeyince hangi vakit murada erilecek?
MUSTAFA AFACAN