Dünyanın en genç başbakanı…
34 yaşında.
Dünyanın nadir başbakanlarından….
“Kadın”.
(İnternet “yıkılıyor”, Sanna Marin’i anlatmaktan telef oldu arama motorları, cihaz yandı…
Siz de aynı kervanın yolcusu oldunuz muhakkak.)
Babasız ailede annesi büyüttü, ailesinde üniversite okuyan ilk kişi, 2012 yılında belediye meclisi üyesi oldu, 1 yıl sonra belediye meclisi başkanı oldu, taa 2017’ye kadar, yapılan seçimde yeniden belediye meclis üyesi seçildi, bu sırada Tampere Üniversitesi’nde idari bilimler alanında yüksek lisansını tamamladı, anne oldu, bir yandan Tampere Bölgesi Konseyi Meclis üyeliği yaptı, diğer yandan Sosyal Demokrat Parti genel başkan yardımcılığı görevini sürdürdü, aynı zamanda 2015 yılında Finlandiya Parlamentosu’na girdi, 6 ay önce Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı oldu…
Başbakan ve Sosyal Demokrat Parti Başkanı (yine kadın olan) Antti Rinne’nin istifasının ardından hem parti başkanı hem de başbakan oldu Sanna Marin.
5 partili koalisyonu oluştutan diğer 4 partinin başkanları da “kadın”…
Sol İttifak Başkanı Li Anderson, Merkez Parti Başkanı Katri Kulmuni, Yeşil Lig Lideri Maria Ohisalo, İsveç Halk Partisi Başkanı Anna-Maja Henrikson.
Finlandiya’yı kadınlar yönetiyor resmen…
Erkeklere pozitif ayrımcılık lazım!
Önceki kadın başbakan “kemer sıkma” politikaları nedeniyle tepki çekmiş ve istifa etmek zorunda kalmıştı…
Marin ne eyler bilinmez.
“Kadın iyi yönetir” şeklinde bir kaide yok…
“Vicdanlı” yönetme olasılığı daha yüksektir erkeğe göre ama.
Finlandiya “kadın hakları” konusunda “mimli” bir ülke zaten…
Kadınlara Avrupa’da “seçme ve seçilme” hakkını veren ilk ülke, sene 1906. Evveliyatında da bu coğrafyada kadınlar bazı kolonilerde oy kullanabiliyordu gerçi.
(Evvelinde “Man Adası” 1881 yılında oy hakkı tanıdı kadınlara…
Fakir fukaraya değil gerçi, “toprak sahibi” kadınlara.)
Dünya “erkek egemen” iklimde sıkıştı…
Tersine dönmeye başladı.
“Dünyayı güzellik kurtaracak”…
Güzellik kadınlarla gelecek.
(“Bataktaki İskandinavya”dan, elin Finlandiyasından, dünyanın bir ucundaki kadın başbakandan, envai partinin başındaki kadın liderlerden bize ne?…
“10 Aralık” senede bir gün olmasın diye, “dostlar alışverişte görsün” telaşının ötesine varsın diye, “anma” değil “rota” olsun diye yazdım uzun uzadıya.
Kadın haklarını Finlandiya’dan ögrenecek halimiz yok…
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mirası yeter.
Haydi kadınlar…
Hayatın her alanında var olun.
“10 Aralık” ne “günde” ne de lafta kalsın…
Yelkenleriniz “10 Aralık” ruhu ile dolsun.
İstemezseniz…
Alamazsınız.
Savaşmazsanız…
Galip gelemezsiniz.
Erkeklerden korkmayın…
Hakkınızı söke söke alın.)
MUSTAFA AFACAN