“Hayat 1 dakika durdu” denir her 10 Kasım’da, “basmakalıp” ifadedir, siren eşliğindeki 1 dakikalık saygı duruşu tarif edilir…
Oysa asıl o zaman hayat su gibi akıp gider zihinde, gönülde, yürekte, gürül gürül.
O 1 dakikada neler gelmez insanın aklına…
Kaya gibi durur yerinde insan ama aklı alır başını gider.
Ömrünü, çoluk çocuğunu, varını yoğunu bitmez tükenmez savaş meydanlarında bırakmış Türk köylüsüne, şehirlisine, erkeğine, kadına gider zihin önce…
Arap coğrafyasından girer, Balkanlar’dan çıkar, Kafkasya’da kalır.
Kaç cephe, kaç savaş, kaç şehit, kaç gazi?…
Yetim kalan çocuklar, dul kadınlar, oğulsuz analar babalar.
Düşman süngüsü boğazına dayanan Antep, Maraş, Urfa, İzmir…
Haneleri talan edilen, camileri yakılan, namusuna göz konulan Anadolu şehirlerinin yekunu sinema filmi gibi gözünün önünden geçer o 1 dakikada.
Kastamonu’dan kağnısı ile Anadolu içlerindeki cephelere cephane taşıyan kadınlar akla gelir 1 dakikada…
Aralık ayazında donarsın.
Sıtmanın kol gezdiği cephelerde bulursun kendini…
Şarapnel kolunu bacağını koparır gider, bir kabustan uyanır gibi kendine gelirsin siren sesi kesildiğinde, İstiklal Marşı ile meydan okursun yekun kabuslara.
Düşmanı İstanbul’dan kovarsın…
“Geldikleri gibi gittiklerine” şahit olursun.
İzmir’e giren birliğin en önündesindir…
Göğsünden çıkardığın al bayrağı göndere çekersin.
Topla tüfekle savaş bitmiştir…
Tarlada ve fabrikada ekonomi savaşı başlamıştır, Kastamonu Dokuyucular Kooperatifi’nin yüzlerce tezgahından çıkan ritim kulaklarında yankılanır, zanaatkar kadınlar ile bir kez daha onur duyarsın, şevke gelirsin.
Temeli atılan fabrikalar, kapısı açılan dükkanlar, boy veren buğday başakları, süt veren inekler…
Övünç sarar.
Kalkınan ve gelişen Türkiye…
Örnek vatan.
O 1 dakikada hayat o kadar hızlı akar ki…
İlelebet payidar kalacağına cumhuriyetin bir kez daha iman edersin.
•••
Not:
TÜİK, eylül ayı işsizlik verisini açıkladı, 15 ve yukarı yaştaki 120 bin kişi, Ağustos’tan Eylül’e geçerken işsiz kaldı…
“Sonbahar” etkisi.
İşsiz sayısı toplamda “3 milyon 482 bin” kişi oldu…
İşsizlik oranı “Yüzde 10.1”.
Kadınlar daha işsiz, erkeklere oranla “yüzde 4” fark arada, yüzde 8.8’e karşı yüzde 12.8…
Üzerinde asıl durulması gereken nokta bu olsa gerek.
Eylül ayı itibarıyla işgücüne katılma oranındaki erkek/kadın farkı çok daha açık…
Yüzde 71.3’e karşı yüzde 35.
İşsizlik ayrı dert…
Kadınların daha çok işsiz kalmalar apayrı bir dert.
MUSTAFA AFACAN